24 Mayıs 2011 Salı

Önünden Arkasından, Sağından Solundan, İçinden Dışından Görüntülerle İşte Kız Kulesi


Kız Kulesi, hakkında çeşitli rivayetler anlatılan, efsanelere konu olan, İstanbul Boğazı'nın Marmara Denizi'ne yakın kısmında, Salacak açıklarında yer alan küçük bir adacık üzerinde inşa edilmiş çok şirin bir yapıdır.

Geçmişten geleceğe, ama en çok da hayallerimize yol göstermektedir. İstanbul'un en güzel, en romantik ve en gizemli mekanlarından biridir. Başında sevda yelleri esen, alımlı ve yalnız çok güzel bir genç kız gibi görünür benim gözüme.

Üsküdar’da Bizans devrinden kalan tek eserdir. M.Ö. 24 yıllarına kadar uzanan tarihi bir geçmişe sahiptir. Kız Kulesi 2000 yılında restore edilerek, artık çatal-bıçak seslerinin duyulduğu bir mekân haline dönüştürülmüştür. Ulaşım Salacak ve Ortaköy'den yapılmaktadır.

Kendi kendine yeten bir tarihe sahip olan mekan, yüzyıllardır anlatılan çeşitli efsaneleriyle de ilgi odağıdır. Hakkında en bilinen hikaye şudur. Kralın birine, çok sevdiği kızı onsekiz yaşına geldiğinde bir yılan tarafından sokularak öleceği söylenir.Bunun üzerine kral denizin ortasındaki bu kuleyi yaptırarak kızını buraya yerleştirir. Kaderin kaçınılmazlığını kanıtlarcasına, kuleye gönderilen üzüm sepetinden çıkan bir yılan, prensesi zehirler. Kral, kızına demirden bir tabut yaptırarak Ayasofya'nın giriş kapısının üstüne yerleştirir. Bugün bu tabutun üstünde iki delik vardır. Yılanın, ölümünden sonra da onu rahat bırakmadığına dair hikayeler anlatılmaktadır. Kız kulesi ile ilgili olarak bunun dışında da çeşitli rivayetler vardır.

İstanbul’a yolunuz düşerse mutlaka uğrayın derim.
Sevgilerimle.
Güngör Ekinci
























Hiç yorum yok: